Almanya Merkez Bankası (Bundesbank) Lideri Joachim Nagel, fiyatlarda artışın hızlanacağını ve enflasyonun aralıkta yüzde 10’nun üzerinde tepeye ulaşabileceğini söyledi.
Nagel, Deutschlandfunk radyosuna yaptığı açıklamada, yüksek enflasyon, iktisatta resesyon ve Avrupa Merkez Bankasının (ECB) faiz artırımlarına ait değerlendirmelerde bulundu.
Nagel, “Sonuçta, istikrarlı fiyatlar, orta vadeli, uzun vadeli büyümeye ve euro bölgesine yönelik âlâ bir ekonomik görünüm için çok daha değerli. Dingin bir devrin üstesinden gelmemiz gerekebilir. Şimdilik en azından bu dingin bir devir üzere görünüyor ve ekonomik üretimdeki düşüş şiddetli olmayacak” diye konuştu.
Fiyatlarda artışın hızlanacağına ve “yıllık enflasyonun aralıkta yüzde 10’nun üzerinde tepeye çıkabileceğine” işaret eden Nagel, 2023’te ise yıllık enflasyonun bir ölçü zayıflayabileceğini ve muhtemelen yüzde 6’nın üzerinde çok yüksek bir düzeyde olacağını vurguladı.
Böylelikle, iktisatta resesyon beklentisine karşın, banka 1999’da Avrupa ortak para ünitesinin kullanılmasından bu yana en yüksek faiz artışına gitmiş oldu.
ECB’nin gerçekleştirdiği tarihi faiz artırımı sonrasında da sıkı para siyasetine devam etmesi öngörülüyor.
Bunun yanında, ECB’nin enflasyonla çaba etmek için para siyasetini sıkılaştırmasının Avro Bölgesinde ekonomik büyümeyi yavaşlatması bekleniyor. Birebir vakitte, bölgede yükselen faiz oranlarının, İtalya ve Yunanistan üzere ağır borçlu ülkelerin borçlanma maliyetlerini artırmasından telaş ediliyor.
ALMANYA’DA ENFLASYON AĞUSTOS’TA YÜZDE 7,9’A YÜKSELDİ
Öte yandan, Euro Bölgesi’nde, ağustosta yıllık enflasyon güç fiyatlarındaki artışın tesiriyle yüzde 9,1’e ulaşarak kayıtlardaki en yüksek düzeye çıktı. Bu sayının ECB’nin yüzde 2 maksadının 4 katından fazla olması dikkati çekiyor.
Almanya’da ise temmuzda yüzde 7,5 olan yıllık enflasyon, güç ve besin fiyatlarındaki son yükselişle ağustosta tekrar yüzde 7,9’a çıkarak, 1974’ten bu yana görülen en yüksek düzeye ulaşmıştı.
Bu ortada, Almanya’da enflasyona karşı 9 avroluk toplu taşıma bilet uygulaması ve yakıtta vergi indirimi üzere hükümet tedbirleri ağustos sonunda sona erdi.
Avrupa’nın en büyük iktisadına sahip Almanya, Moskova’nın Kuzey Akım 1 doğal gaz boru sınırı üzerinden gaz akışını durdurma kararının tetiklediği sarmal bir güç kriziyle karşı karşıya bulunuyor.
Rusya-Ukrayna savaşına ait tasalar, güç kaynakları üzerinde baskı oluşturmaya devam ederken, Alman hükümeti de bu kış sanayi çarklarının dönmesini, ışıkların açık kalmasını ve konutların sıcak kalmasını sağlamak için çabalıyor.
Ülkede güç maliyetlerindeki artış, enflasyonu üst istikametli körüklerken, hane halkı ve şirketler üzerinde de baskıyı artırıyor.