Süleyman Bülbül, Aydın’ın Efeler ilçesinde baklava imalathanesi işleten bir esnafı ziyaret etti.
Bülbül’ün “Geçen yıl 240 liradan aldığınız şekere bu yıl kaç veriyorsunuz” sorusuna esnaf şu cevabı verdi:
“Bin 180 liradan şekerin çuvalını alıyoruz. Altı ay içinde, aralık ayından haziran ayına bu sayıya geldi. Baklava, geçen sene 25 liraydı, artık 70 lira yaptık. Beş otomobilimden dördünü iptal ettim, satmak zorunda kaldım. Kirada dertteyim. Elektrik parası 4 bin 500-5 bin lira. Bu altı ayda hiç aşağı düşmedi, yani hazirana ayından bu yana. Ondan evvel bin 100-bin 200, meskendeki 400. Artık mesken geliyor bin 900. Kışın bu fırın çalışsın, bir ay sonra işler ağırlaştığında 9-10 bin lira elektrik faturası ödeyeceğim. Artık tek elemanım var, taban fiyat ödeyemiyorum.”
Bülbül’ün “Kızınız nereden mezun” sorusuna esnaf, “Üniversite okuttum çocuklarımı. Kızımı halka ilgilerde okuttum, oğlum da sivil havacılığı okudu; hepsi burada çalışıyor. Emin olun batıyoruz” karşılığını verdi.
Esnafın kızı ise Bülbül’e, “Babamın dediği üzere; ne zevki kaldı, ne bir şeyi kaldı. Yaşamak için çalışıyoruz” dedi. Esnaf, “Sadece yaşamak için, karnımızı doyurmak için, ele güne kendimizi rezil etmeyelim diye… Tek umudumuz bu iktidarın yıkılması. Kim gelirse gelsin, bu hükümet gitsin. Bu adamla bu iş yürümeyecek. Tahminen vaktinde güçlü olsaydım, dayanak verir bizi daha çok güçlü yapabilirdi ancak mümkün değil. Ben üç yılda battım, çıktım. Ben umudumu kestim, bu adamdan kurtulmamız lazım” diye konuştu.