Derleyen: Betül Yasemin Keskin / Milliyet.com.tr – 1980’li yılların ortalarında dünya bir yıldızla tanıştı. Küçük yaşlardan beri müzikle ilgilenen Michael Jackson ‘Beat It’ ve ‘Thriller’ üzere albümleriyle dünya genelindeki ırkçı mahzurları aştı ve haftalarca müzik listelerinin doruğunda kaldı. Jackson, kendine has kareografi ve kostümleriyle de bir ihtilal yarattı, üstelik tüm bunları ırkçılık ve iklim değişikliği konusundaki iletilerini güçlendirmek için bir araç olarak kullandı. “Pop’un Kralı”, efsanevi müzikçi ve dansçı 13 Grammy mükafatı alarak müzik tarihine ismini altın harflerle kazıdı. Performanslarında yaptığı ‘Moonwalk’un yaratıcısı Jackson, vefatından 13 yıl sonra bile herkesin onu taklit ettiği bir trend yarattı.
Müzik mesleğinin yanı sıra ferdî hayatında da gündemdeydi. 1996 yılında evlendiği Lisa Marie Presley’den 1996 yılında ayrıldı. Ardından çabucak 1996 yılında Debbie Rowe ile evlendi ve 3 sene sonra ondan da ayrıldı. Bu evliliklerden Paris Jackson, Prince Michael Jackson II, Prince Michael Jackson I isminde 3 çocuğu oldu.
İKİ YİL MAHPUS YATTI, LİSANSLARI İPTAL EDİLDİ
Başarı, ödül, şöhret dolu bir hayata sahip olan Michael Jackson 25 Haziran 2009’da Los Angeles, Holmby Hills’deki konutunda ani kalp durması sebebiyle öldü. Jackson’ın otopsi raporuna nazaran, kalp durmasına propofol ve benzodiazepin etken unsurlu iki ilacın çok dozda kullanımı sebep olmuştu. Bu nedenle Jackson’ın ani mevti akıllarda birçok soru işareti de yarattı. Onun vefatıyla ilgili tüm oklar o zamanki tabibi Conrad Murray’i gösteriyordu. Hatta tıbbi raporlar onun mevtini bir cinayet olarak nitelendirdi ve Murray ‘istemeden adam öldürmek’ deri suçlandı. Uzmanlar tarafından hazırlanan 51 sayfalık rapora nazaran Jackson’ın ‘akut propofol zehirlenmesi’nden ölmüştü. Murray da Jackson’a uyumasına yardımcı olması için ilaçları, bilhassa propofol verdiğini itiraf etti. Fakat Jackson’ın vefatıyla ilgili tüm sorular o yıllarda cevaplanamadı. 2011 yılının sonlarında Murray, ‘kasıtsız adam öldürmekten’ kesin olarak hatalı bulundu ve 4 yıl mahpus cezasına çarptırıldı. Bunun sonucunda da Murray iki yıl mahpus yattı ve tıbbi lisansları da iptal edildi.
“Pop’un Kralı”nın vefatından tam 13 yıl sonra Amerikan magazin programı TMZ, Jackson’ın vefatının ardındaki sebepleri araştırmayı amaçlayan bir belgesel çekti. ‘TMZ Araştırıyor: Michael Jackson’ı Gerçekte Kim Öldürdü?’ belgesel projesi Jackson’ın vefatının arkasında yatan gerçekleri gün yüzüne çıkarmayı amaçlıyor. Kısa bir mühlet içinde tüm dünyada yayınlanacak belgeselin birinci fragmanı 1 Eylül 2022’de yayınlandı. Fragmanıyla bile ortalığı kasıp kavuran belgeselin ayrıntıları ise hayli enteresan.
Belgeselde Jackson’ın vefatından hatalı tutulabilecek tüm isimlerin yer alması bu işin ne kadar titiz bir halde yürütüldüğünü gösteriyor. Bilhassa Jackson’ı öldürmekten mahpus yatan Dr. Conrad Murray’in de belgeselde olması Jackson’ın ailesi başta olmak üzere birçok hayranını da şoke etti. Görüntüde Murray ağlayarak, “Michael’ı her vakit seveceğim” tabirini kullandı. Şaşkınlığa yol açan bir öbür isim de Jackson’ın eski eşi Debbie Rowe’du. Jackson’ın vefatından bugüne dek hiçbir vakit konuşmayan Debbie Rowe neden artık konuşmuştu ve en değerlisi Rowe’un bildiği sır neydi?
AĞLAYARAK ANLATTI: ‘BEN DE SUÇLUYUM’
Michael Jackson’ın eski karısı ve 2 çocuğunun annesi olan Debbie Rowe hemşireydi ve uzun bir müddet ünlü dermatolog Dr. Arnie Klein ile çalıştı. Jackson ve Dr. Klein’in tanışmaları ise ünlü yıldızın cildindeki rahatsızlıklar sebebiyle olmuştu. Jackson ve Dr. Klein o kadar sık görüşüyorlardı ki bu görüşmeler sonucu Debbire Rowe ile Michael Jackson güzelce yakınlaştı ve sonunda da evlendiler. Belgeselde bilhassa Jackson hakkında konuşmayı reddeden eski eş sırf Dr. Klein’ın hastalara verdiği ziyanları anlatacağını söyledi. Dr. Klein’in uyuşturucu ticareti yaptığının altını bilhassa çizen Rowe birtakım imalarda da bulundu. Klein’ın Jackson’a cilt meselelerini gidermesi için ağır süreçler yaptığını lisana getiren Debbie Rowe, Dr. Klein’in Jackson’a vefatına kadar neredeyse her gün yüksek dozlarda morfin tesiri gösteren bir ağrı kesici verdiğini de ekledi. Jackson’ın uyuşturucu alışkanlığının Dr. Klein tarafından beslendiğini ve birçok insanın onun yüzünden öldüğünü sav eden öfkeli eş, “Temelde ben de Dr. Klein kadar berbattım ve buna çanak tuttuğum için çok üzgünüm” dedi. Debbie Rowe’un bu açıklaması Michael Jackson’ın vefatından tek bir kişinin hatalı olmadığının, diğer hatalı ve hatalıların da olabileceğinin işareti olarak yorumlandı.
‘MICHAEL’IN İŞİ BİTMİŞTİ, ZOMBİ GİBİYDİ’
Eski eşin bu açıklamalarından sonra anlattıklarını destekleyen bir öbür açıklama da Jackson’ın eski güvenlik şefi Robert Wegner’dan geldi. Jackson’ın güvenlik şefi, Rowe’un tezlerini doğrulayan bir olayı anlattı. Bir gün Jackson’ın ısrarı üzerine Klein’ı müzikçinin konutu Neverland’e getirdiğini söyleyen güvenlik şefi, “Dr. Klein’i Jackson’ın yanına getirdim ve aşağıya indim, çok kısa bir mühlet sonra geri döndüğümde Michael’ın işi bitmişti. Neredeyse bir zombi üzereydi, Klein bana iğrenç geliyor” diye konuştu.
Dr. Klein’in yanı sıra Jackson’ın vefatıyla ilgili en başından beri hatalı görülen Dr. Murray’i 2009’da tutuklayan müfettiş Martinez ise belgeselde şunları söyledi:
“Dr. Murray’in yaptığını yapan birden fazla tabip olduğunu biliyorduk. Bu mevtin kaçınılmaz olduğuna sahiden inanıyorum. Michael istediğini alacaktı ve ‘hayır’ denilseydi de bunu kendisi için yapacak birini bulurdu.”
Üstelik müfettiş Jackson’ın vefatından tek bir hekimi sorumlu tutmanın haksızlık olduğunun da birçok kere altını çizdi. Belgeselde konuşan eski tabip Murray ise tabir yerindeyse Jackson’ın gerisinden atıp tuttu. Evvel onu çok sevdiğini, sonrasında da onun bir uyuşturucu bağımlısı olduğunu ve manipülasyonda çok düzgün olduğunu tabir etti. Michael tarafından manipüle edildiğini fakat hiçbir vakit onun bağımlılığını besleyen ilaçlar vermediğini belirten Murray, tekraren çok üzgün olduğunu iletti.
AİLESİ ÇOK ÜZGÜN
Belgeselin fragmanını izleyen Michael Jackson’ın aile üyeleri ise eski gelinleri Debbie Rowe’un açıklamalarını duyunca çok üzüldüler. Michael Jackson’ın 92 yaşındaki annesi Katherine Jackson ve 66 yaşındaki erkek kardeşi Randy Jackson, Debbie Rowe’un açıklamalarında geç kaldığını düşünüyor. Şimdilik efsanevi müzikçiyi gerçekte kimin öldürdüğü bilinmiyor. Birinci fragmanıyla dikkatleri üzerine çekmeyi başaran belgeselin bilinmeyen hangi gerçekleri gün yüzüne çıkaracağı ise büyük bir merak konusu.